Oyuncu değil yönetmen olmak istiyorum
Onu "Duvar" dizisinin İklim’i, "Arka Sıradakiler"in Gamze’si olarak tanıdık.
Ama o ne Gamze olmak istiyor, ne İklim ne de bir başkası... Onun amacı oynamaktan ziyade yönetmek! Sinem Öztürk, Tempo dergisine bu hayalini gerçekleştirmek için çoktan kolları sıvadığını açıkladı.
Sinem Öztürk'ün beyazcamla ilişkisi de hemen herkes gibi küçük bir kız çocuğuyken başlamış. Yaşıtları gibi çizgi filmleri seyrederken, büyüklerin dünyasına da göz kırpmış. Yeşilçam’ın meşhur filmleriyle ağlayıp, düşler kurarmış. Ve şimdi, o hayalini kurduğu dünyanın bir parçası... 23 yaşındaki oyuncu, Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar
Akademisi’nden mezun. Oyunculuğu sevse de gözünün yönetmen koltuğunda olduğunu söylüyor. Bir yandan "Arka Sıradakiler" dizisinde Gamze karakterini canlandırırken, diğer yandan hem senaryosunu yazıp hem de yönetmen koltuğuna oturduğu uzun metrajlı bir filmle ilgileniyor.
İlk filmini çekme hazırlığında
Oyuncu olmasında babasının payı büyük... Neden derseniz; babasının tiyatro sanatçısı bir arkadaşından ders alarak başlıyor bu işe... Ve ilk rolünde de bir kelebeği canlandırıyor. En çok kamera arkasında durmayı seviyor. Çekimlerine başlayacağı kendi filminde, bir adamın çocukluğundan bu yana yaşadığı psikolojik sorunları anlatıyor.
Filmdeki kadın oyuncuyu, Fahriye Evcen’i düşünerek yazmış. Daha doğrusu onun saçlarını. Bunun nedenini ise şu sözlerle açıklıyor: “Bu film tamamen saçla ilgili. Başroldeki adam ise saç tasarımcısı. Henüz onun kim olacağını bulamadım.”
Film için Kültür Bakanlığı’na parasını yatırmış. Birkaç yapımcıya da projesini anlatmış. Üstelik olumlu dönüşler almış. Vizyon tarihi olarak 2009 yılının sonunu öngörüyor Sinem Öztürk.
Güzellik kullanmak için de zeka gerekir
Öztürk, kısa zamanda geniş bir hayran kitlesine ulaşmayı başardı. O, bunu gençlik dizilerinin şu sıralar çok popüler olmasına bağlıyor. Yaşı küçük bu hayran kitlesinden de çok memnun... “Çünkü onların sevgisi ne çıkar bekliyor ne de karşılık” diyor. Hayranları forumlarda onu “Genç yaşta güzelliğiyle değil, zekasıyla bir yerlere gelen kişi” olarak tanımlıyor. Zaten Sinem Öztürk için de güzellik ikinci planda... Üstelik "Güzelliği kullanacağınız zamanlar var, ama onun için de zeka gerekir" görüşünde.
Yapımcının tacizine uğramış
Yedi yıldır bu sektörün içinde olan Öztürk, bir yapımcının sözlü tacizine maruz kaldığını anlatırken, aradan geçen onca zamana rağmen hâlâ gergin ve hâlâ çok öfkeli görünüyor: “Bir proje için görüşmeye gittiğimde, yapımcı, erkek gibi kapalı
giyindiğimi söyledi. Bense ‘Defileye çıkmıyorum’ karşılığını verdim.”
O, duruşunu ve tavrını koruduktan sonra, bu mesleğin hiç de riskli olmadığı görüşünde. Üstelik Öztürk'e göre, bu sektörde herkes kendi yolunu kendi çiziyor.
Hiç belalı sevgilim olmadı
"Arka Sıradakiler" dizisinde yer almaktan çok hoşnut olduğunu söylüyor Sinem Öztürk. Onun lise zamanında da bu dizide olduğu gibi çeteler, ağır ağabeyler, bakımlı kızlar varmış sınıflarında... O da tıpkı dizideki gibi ne etliye ne sütlüye karışırmış o zamanlar... Üstelik hiç belalı sevgilisi de olmamış. Hiçbir erkek için emek harcamaya değmeyeceğini düşünüyor. Uzun zamandır süren güzel bir ilişkisi olduğunu anlatıyor. Oyuncu değil ama sektörden biriymiş. Özel hayat söz konusu olduğunda daha fazla detaya girmeye de gerek görmüyor güzel oyuncu...
Mutsuz rollerden sıkıldım artık
Sinem Öztürk, duygusal ve içe kapanık olduğunu söylüyor. Özel hayatında gece kulüplerine gitmek yerine Ortaköy sahilinde kahve içmeyi tercih ediyor. Bu kadar duygusal biriyken, ekranda da kendisine hep ağlayan, mutsuz roller biçilmesinden sıkılmış. Artık kadınları ağlatmayan projeler bekliyor.
Röportaj: Eda İMİK
Kaynak:
www.hurriyet.com.tr